Masa da Masaymış

post-title

-Her şeye rağmen mutluluk var mı?

-Olmaz mı? Mutluluk eşittir mücadele. Yani mücadele olmasa, tek başına, böyle bir mutluluk olmaz ki. Mutluluk, sürekli bir mücadele demek. Mutluluk, bir şeyleri alt etmeye çalışmak demek. Mutluluk, her defasında karşınıza koyulan engelleri, duvarları; kafa atarak aşabilmek demek. Bunları yaptığınız zaman mutlusunuz zaten. Hiçbir şey yapmadan, oturduğunuz yerde, ne mutlu olabilirsiniz ne de mutsuz…

Doğru sorular, doğru cevapları doğurur. Her zaman maharetin, soruda olduğunu düşünenlerden yana olmayı tercih ettim ve öyle de yaptım. Doğru cevaplarımı, doğru sorulara sakladım. Diğerlerine oralı bile olmadım, diyebilirim…

Yıl, bilmiyorum hangi yıldı; kurcalamadım da açıkçası… Bir Yudum İnsan programında Nebil Özgentürk, yukarıdaki bu soruyu Haluk Bilginer’e yöneltmişti…

Edip Cansever demiş ya; “Masa da masaymış.”.

Adeta, bu cevap da cevap işte…

Haluk Bilginer’in yanıtında yatan bakış açısını hazmedebilmek için kendime oldukça emek harcadım. Harcamaya devam da ediyorum…

Mü-ca-de-le

Kıssadan hisse, diyor ki hiçbir zaman düşmeyeceksin. Bu kural oldukça mühim. Ringden inmeyeceksin… Havlu atmayacaksın…

Düştün mü, kalkması zordur çünkü… Düşüp de kalkacağın gayreti, düşmemek için kullanmak daha makbuldur… Mücadeleci ruh, ayakta kalmayı yeğleyendir. O’na düşmek olmaz.

Dikkate alınması gereken bir kural daha var ki o da; tabiri caiz ise aynı düşman ile ard arda, defalarca savaşmayacaksın. Kimisi bu kuralı anlamaz. Israrla uğraşır durur… Peki neden ard arda aynı düşman ile savaşmayacaksın? Seni tanımasın, tanımasın ki mücadelesi kolaya kaçmasın, diye…

Biliyorum, Makyavelizm kokuyor. Ancak; kabul edelim, hayat da böyle… Kimi zaman bir kimse ile, kimi zaman bir şey ile, kimi zaman da kendi ile mücadele içine giriyor insan…

Savaşıyor, sevişiyor.

Ömürler, böyle böyle geçiyor…

Bu kısıtlı zaman yelpazesinde, önemin arzı, neye ne kadar vakit harcadığınla boyut kazanıyor.

Nerede başlayıp nerede bitireceğini bilmek büyük erdem vesselam… Keza, nerede duracağını bilmek de…

Diğer türlü, karşındakine göre konumlanmak durumunda kalıyorsun.

Sana bir hatırlatan oluyor illa ki...

Dış şartlar, çemberin dışında, olasılıklara zar attırıp duruyor. İşte bu yüzden mücadeleyi dışarda arayan ve bulduğunu zanneden hep yeniliyor. Hedef tutturamıyor. Gidiyor geliyor, başa dönüyor.

Halbuki mücadele içimizde…

İnsan, ancak kendi ile mücadele ettiğinde kazançlı çıkıyor.

Her birimizin hayat yolu, hayat gayesi birbirinden farklı. Bir o kadar da değerli… Mutluluğun var olup olmadığına dair veya mutluluğun ne olduğuna dair başka cevaplar pek tabii olabilir. Bunlar izafi şeyler… Ancak şuna eminim ki kendimize döndükçe doğruya en yakın cevaba yakınlaşacağız.

Sevgilerimle,

E-Bülten

Aboneliği